-
-
-
Protrude (v)
Dışarı çıkmak, dışarı fırlamak
-
Tramp (v)
Ağır adımlarla yürümek
-
-
-
Come across (v)
Run into (v)
Encounter (v)
Rastlamak
-
Brass
Pirinç (sarı bir maden)
-
-
Clutch (n)
- 1. Kavrama
- 2. Pençe
- 3. Debriyaj
-
Tranquility (n)
sakinlik, sükunet
-
Dismantle (v)
Sökmek, parçalara ayırmak
-
Dig (v1)
Dug (v2-v3)
Kazmak
-
Subterranean (adj)
toprak altındaki, yer altındaki
-
-
Be about to + v1
Birşey yapmak üzere olmak
-
Embankment (n)
Toprak set
-
-
Queue (v)
Kuyruk (girilen)
-
Mound (n)
Tepecik, höyük, küme, yığın
-
Submerged (adj)
Sualtındaki, örtülü
-
Squeeze (v)
(Limon sıkar gibi) sıkmak
-
-
Dweller (n)
Resident (n)
İkamet eden kişi, sakin
-
-
Conventional (adj)
geleneksel
-
Energy-efficient (adj)
enerji tasarruflu
-
Outstanding (adj)
seçkin, göze çarpan
-
Breeze (n)
Meltem, hafif rüzgar
-
-
kitchenette (n)
Küçük mutfak
-
Façade (n)
Bir binanın ön cephesi, ön yüzü
-
Scent (n)
Hoş koku, rayiha
-
-
Boast (v)
Övünmek, böbürlenmek
-
Stimulate (v)
- 1. Canlandırmak, teşvik etmek
- 2. Uyarmak, dürtmek
-
-
shortage
Eksiklik, noksanlık, birşeyin yetersizliği
-
Comprise (v)
-den oluşmak
-
Disguised (adj)
Kılık değiştirmiş
-
Undisguised (adj)
gizlenmemiş, yapmacıksız, açık
-
Periscope (n)
sualtı gözlem borusu ( bir araç)
-
Mass-produce (v)
seri olarak üretmek
-
-
-
Disfigure (v)
- 1. biçimsizleştirmek
- 2. biçimsizleşmek
-
Disfigure (n)
çirkinlik, şekilsizlik
-
Would-be (adj)
- 1. Muhtemel
- 2. Sözde, sözümona
- 3. (n) özenti kimse, taklitçi kimse
-
Alleged (adj)
Sözde, sözümona
-
Detached house
Bağımsız, ayrık, müstakil ev
|
|