-
-
-
altlık
fare altlığı
- base, pad, support
- mouse pad
-
-
görüşme
interview, meeting, conversation, discussion
-
-
-
önümüzdeki
next, forthcoming
-
normalleşme
normalization
-
tercih
preference, choice
-
Bilmukabele!
Same to you!
-
Iyi eğlenceler!
Have fun!
-
Yardım etmekten memnuniyet duydum.
I was glad to help!
-
Tamamdır.
Everything is ok!
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
papatya
daisy / маргаритка
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
sayaç
a meter (metering device)
-
-
feci
e.g. feci kaza
- disastrous, tragic
- e.g. tragic accident
-
Batı Şeria
West Bank (of the Jordan River)
-
taksitle
in installments, on deferred terms / на виплат
-
-
-
-
-
resmi durmak
to look official/formal
-
-
insansız hava aracı
unmanned aerial vehicle
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
bir yandan ... ve diğer yandan
on one hand ... on the other hand
-
-
fevkalade
extraordinary, exceptionally
-
-
Burada bir otel önerebilir misiniz?
Можете ви порекомендувати тут готель?
-
Geceleği ne kadar?
How much per night?
-
Bana bir oda ayırır mısınız?
Could you book a room for me?
-
Boş odanız var mı?
Do you have available rooms?
-
Özür dilerim. Doluyuz.
Sorry, no vacant rooms.
-
Yer ayırtmıştım.
I have a booking
-
Iki kişilik ve tek kişilik oda ayırtmıştık.
We ordered a double and a single room
-
Iki gece için bir oda ayırtmıştım.
I ordered a room for two nights.
-
Ayırtığım yeri mektup ile teyit etmiştim.
I sent a confirmation by mail
-
teyit
teyit etmek
confirmation
to confirm
-
havalandırma (=klima, klima cihazi)
air conditioner (3 words)
-
uydu televizyon
satellite television
-
yüzme havuzu
a swimming pool
-
özürlü
disabled, handicapped
-
plaka numarası
plate number
-
yalnızca
only, solely, but, just
-
kayıt formu (doldurmak)
registration form (to fill out)
-
kahvaltı dahil
breakfast included
-
KDV (katma değer vergisi)
VAT
-
ön ödeme
ön ödeme yapmak
advance payment
make a prepayment
-
vantilatör / ısıtıcı
fan / heating
|
|